{ "title": "Nazar", "image": "https://www.nazar.web.tr/images/nazar.jpg", "date": "20.01.2024 08:56:08", "author": "Asiye gezgiç", "article": [ { "article": "Nazar, Dünya üzerinde tüm toplumlarda kendine yer bulan kem göz ya da nazar inanışı İslam dininde de yeri olan bir durumdur, tarihler boyunca canlı cansız bir varlığın başına herhangi bir kaza veya bela gelmesine, ruhsal olarak etkilendiğine inanılan durumdur. Nazardan özellikle hamilelerin ya da hayvanların etkilendiğine inanılmaktadır.

Bazı toplumlarda nazarın nesneleri bile çatlattığına inanılır. Mavi boncuğun bu kötü bakışlı enerjiyi üzerine çekerek yok edeceği fikri vardır. Kem sözcüğü Farsça kökenli mi olduğu, kötü fena anlamına gelmektedir. Göz sözcüğü Türkçede görme anlamına geldiği, aynı zamanda kem göz halk arasında kötü niyetli bakış anlamına gelmektedir. Nazar kelimesi de Arapça da göz/bakış anlamına gelir. Geçmişe bakıldığında kem göz inancının kökeni çok eskilere dayandığı söylenmektedir. Antik Roma, Müslüman, Yahudi, Budist ve Hundi toplumlarında da inanılan bir durum idi, özellikle köylü ve yerli toplumlarda daha çok yer etmiştir. Günümüze kadar süre gelmiştir.

Nazarın değdiren kişilerin gözü renkli, çocuksuz ve yaşlı olanların daha çok nazar değdirdiği söylenmektedir. Bir şeyleri beğenirken ya da hoşa gittiği zaman nazar değmesin kem gözlere gelmemek için maşallah kelimesi ile beğeni söylenir. Kem gözlerden korunduğuna inanılan yöntemler vardır, bunlar toplumdan topluma değişmektedir. En yaygın yöntemlerden biri nazar boncuğu gibi takılar takmak ya da üzerimizde muska dua taşımak gibi, yaptığımız araştırmalarda Hindistan'da yeni evlenen çiftlerin nazardan korunması için karşı cinsin kıyafetleri giydirilirmiş. Bazı Asyalı ülkelerde çocukların gözlerinin etrafına siyah boya sürülerek nazardan korumaya çalışılırmış.

İslamda ise bazı hadislerde nazardan bahsedildiği ve nazardan korunmak için okunduğu dualar bulunmaktadır. Eğer nazar değmiş olan bir kişi bu etkiden kurtulmak istiyor ise Nazar duası ile İn Yekad ayeti, Felak ve Nas sureleri, Kalem suresi 51 ve 52. Okuması, Müslüman halkların yaşamlarında Kamil bir şekilde yazarak nazardan korunmak için okumaları, Kamil kişiler tarafından kâğıt üzerine yazılan ayetlerin üzerinde taşınması ya da bir ev içerisinde bulunan ev halkına kem gözlerin değmemesi için evlerinin girişlerine asmaktadırlar.

Haset, kıskançlık ve nefret gibi aniden oluşan duygu yoğunluğunda kişiye odaklanıldığı anda nazar etkilerinin olduğu görüşü vardır. Nazar değen kişinin yaygın olan inanışa göre sürekli esmesini söylenir. Başının ağrıdığı, bazı hastalıklara neden olduğu düşünülmektedir. Nazarın sadece insanlara değil, canlı cansız varlıklara eşyalara da hasetle, imrenme ile bakılması sonucunda kırılabilir. Kişileri kıskandıracak veya haset duymalarını sağlayacak kazanımların her ortamda anlatılmaması gerektiği bilinmektedir. Eskilerden bugüne kadar nazardan korunmak gerektiği bu durumun sonuçlarının ölümle bile sonuçlandığı üzücü durumlarında olduğu söylenmektedir.

" } ] }